Kayıtlar

Mayıs, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ANTİK MISIRIN ÖLÜM SONRASI HİZMETKARLARI

Resim
 Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında "Ölümden sonra ki hizmetkarları" tabi ki Mısır uygarlığına göre  inceleyeceğiz. Dilerseniz başlayalım... Ey Ushabti, eğer çağrılırsan veya ölüler diyarında yapılması gereken herhangi bir işi yapmak için görevlendirilirsen ‘İşte buradayım’ diyeceksin. Antik Mısır hükümdarlarının ölümlerinden sonra hizmetkarlarının kurban edilerek onlarla birlikte gömülmesi, yaygın ama gerçeği tam olarak yansıtmayan bir bilgidir. Bu eksik ve hatalı bilginin popülerliğini Hollywood etkisi olarak açıklayabiliriz sanırım. Mısır bilimciler, Birinci Sülale döneminde hizmetkarların gömülmesi gibi bir uygulamaya dair spekülasyonlar bulunduğu ancak o zaman dahi bunun istisnai bir işlem olduğu konusunda hemfikirler. Ancak Mısır inanışlarında zengin ve önemli insanlara öte dünyada hizmet edilebilmesi için daha ilgi çekici başka bir yol var; hizmetkar heykelcik Ushabti. Eğer dünyanın çeşitli müzelerini gezme fırsatınız

REMBRANDT'IN KAYIP TABLOSU: THE STORM ON THE SEA OF GALİLEE

Resim
 Hepinize merhaba sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlerle " dönemine damga vuran bir tablodan " konuşacağız  dilerseniz başlayalım.  The Storm on the Sea of Galilee, Hollandalı ressam Rembrandt van Rijn tarafından 1633 yılında yağlı boya tekniğiyle yapılmış bir tablodur. Bu tablo, Yeni Ahit'teki İsa'nın havarileriyle birlikte bir fırtınada bulundukları anı tasvir eder.  Tabloda, bir grup havari bir gemide fırtınaya yakalanmıştır ve gemi batmak üzere gibidir. İsa ise ön planda, havarilerine sakinleşmelerini söyleyen bir duruşla tasvir edilir. Tablonun içinde bulunduğu Gardner Müzesi, Boston'daki bir sanat müzesidir. Rembrandt'ın "The Storm on the Sea of Galilee" adlı eseri, birçok sanat eleştirmeni tarafından sanat tarihinin en önemli yağlı boya tablolarından biri olarak kabul edilir. Ayrıca, tablo, Rembrandt'ın dönemindeki Hollanda sanatının önemli bir örneği olarak da  görülmektedir.  Hollandalı ressam, resim

BİR SAMSUN YOLCUSU

‘’1919 senesi Mayıs’ının 19. Günü Samsun’a çıktım…’’  Hepinize merhaba sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlerle "mayısın ayının en güzel gününü 19 Mayısı " konuşacağız  dilerseniz başlayalım.  Nutuk da böyle başlar 1919 senesi Mayısın 19. günü Samsuna çıktım. Samsuna çıkış kadar Samsun öncesi ve sonrası da zorluydu. Halk mağdur, hükümet yok, devletler açtı. Askeri başarılarıyla nam salan Mustafa Kemal İstanbul hükümeti (Osmanlı Devleti) tarafından Samsuna "gerekli nedenlerden" gönderilmek isteniyor.Gerekli neden ise örgütlenen halkı, silahlanan ve kendini korumaya çalışan halkın elinden gücünü almak. Askeri personel olarak o gemiye binen Mustafa Kemal sivil ve hür bir vatansever olarak ineceğini bilmeden yola koyuldu.  19 Mayıs 1919 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki dönüm noktalarından biridir. Atatürk Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri götürecek olanların ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fi

14 MAYIS 2023

   Hepinize merhaba sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlerle "yaklaşan cumhurbaşkanlığı ve millet vekilliği " hakkında konuşacağız dilerseniz başlayalım... Yüksek Seçim Kurulu 12 Mart 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı ve 28’nci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinde uygulanacak kuralları, oy kullanma saatlerini ve bir sandık gölgesindeki seçmen sayısını belirlediği kararları Resmi Gazete’de yayınladı sevgili okurlar.  14 Mayıs 2023 Pazar günü sabah  saat 06.00’dan gece saat 24.00’e kadar  her ne sebeple olursa olsun h er çeşit alkollü içki satılması ve verilmesi yasak . Emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlar dışındaki kişilerin  her türlü ateşli silah,  saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici, delici ve zarar verici aletin  kullanılması yasak .  Oy verme günü süresince  kahvehane, kıraathane ve internet kafe  gibi bütün kamusal eğlence yerlerinin  kapalı kalacak . Eğlence yerleri niteliğindeki  lok

ANNELER

Resim
  Hepinize merhaba sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlerle "ilk anneler gününü" hakkında konuşacağız dilerseniz başlayalım. Anneler günü tüm dünyada kutlanan özel bir gündür. Biliyoruz ki hepimiz annelerimizin değeri bir günle ölçülmez ya da anne olmak için sadece "doğurmak" yeterli değildir. Peki hiç düşündünüz mü ilk anneler günü nasıl ortaya çıkmış? Baş kahramanımız Anna Jarvis... Çok çocuklu bir ailenin yaşayan nadir çocuklarından biridir Anna. (Zamanın şartları nedeniyle çocuklar erken yaşta ölebiliyorlardı. Hastalık, savaş, yetersiz beslenme gibi...) Anna kendi aile acılarını kimsenin yaşamaması için kendini geliştirmiş, örnek aldığı annesi aktivist ve öğretmenlik mesleğinde ki dik duruşundan ilham alarak;  askerlerin hayatlarını kurtarmak amacıyla kendini bu alana adamıştır. Biliyoruz ki Amerika uzunca bir süre iç savaş yaşamış ve en çok acıyıda çocuklarını kaybeden anneler yaşamıştır. Anna bu durum için "Arkadaşlık Gü

MERDİVENLER

Resim
 Hepinize merhaba sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlerle "kalelerin dar ve sarmal merdivenleri " hakkında konuşacağız dilerseniz başlayalım. Kaleler devletlerin ve imparatorlukların düşmana karşı gövde gösterileridir. Eski zamanlarda kalelerde çalışmak ya da kale muhafızı olmaksa statüsel bakımdan önde olmanın avantajlarını içermekteydi. Sanat tarihçileri dışarıdan baktıklarında bir kalenin hangi yüzyılda yapıldığını, hangi dönemde hangi yöneticiye yaptıklarını anlayabilirler. Bizim gibi tarih meraklıları ise bulunduğumuz yerlerde ki ya da gezip gödüğümüz yerlerde ki kaleleri düşünür "acaba kaç savaş görmüştür?, Kaç kişi ölmüştür bu kalenin içinde? Yahu bu ne dar merdiven ?" gibi soruları düşünür dururuz. Elbette tüm sorularına cevap veremeyiz ama "neden bu kadar dar bu merdivenler" sorunuzun cevabıyla karşınızdayız.  Herhangi bir kale düşünün sevgili okurlarımız. Bu kale işgale uğradığında düşman askerleri merdivenden

FELSEFE Mİ ? TARİH Mİ ? TARİH FELSEFESİ Mİ ?

 Hepinize merhaba sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlerle "tarihinde mi felsefesi olur yahu " yu anlatacağız  dilerseniz başlayalım. Tarih felsefesi alanı çok meşakkatli bir alandır. Tarihin Felsefesi veya Felsefe Tarihi tartışmaları bir alan haline gelerek, günümüzde hâlâ konuşulmaktadır. İlk başta Tarih felsefesini biz Eski Yunan dönemi (Batı Felsefesi Tarihi) ile başlatırız. Daha sonrası ise İslam devletlerinde Batı’nın çalışmalarını gören hükümdarlar kitapları getirerek çevirmeler yaparlar ve İslam da ilim yükselmeye başlar. İslam’da ilk başta Felsefe Kelam ile başlatılır ve birçok akımlar ortaya çıkar. İslam filozoflarından en önemlisi de El-Kindi’dir. Onun eseri olan ‘’Felsefi Risaleler’’ büyük ilgi görür. İki yüzyıllık bir dönemi içerse de kökleri itibariyle tarihin felsefesi olarak ele alınışı ve irdelenişi Aziz Augustinus’a kadar götürebiliriz. Orta Çağ döneminde İslam filozoflarında da İbn-i Haldun’un ‘’Mukaddime’’ eseri de Batı f