ANTİK MISIRIN ÖLÜM SONRASI HİZMETKARLARI

Resim
 Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında "Ölümden sonra ki hizmetkarları" tabi ki Mısır uygarlığına göre  inceleyeceğiz. Dilerseniz başlayalım... Ey Ushabti, eğer çağrılırsan veya ölüler diyarında yapılması gereken herhangi bir işi yapmak için görevlendirilirsen ‘İşte buradayım’ diyeceksin. Antik Mısır hükümdarlarının ölümlerinden sonra hizmetkarlarının kurban edilerek onlarla birlikte gömülmesi, yaygın ama gerçeği tam olarak yansıtmayan bir bilgidir. Bu eksik ve hatalı bilginin popülerliğini Hollywood etkisi olarak açıklayabiliriz sanırım. Mısır bilimciler, Birinci Sülale döneminde hizmetkarların gömülmesi gibi bir uygulamaya dair spekülasyonlar bulunduğu ancak o zaman dahi bunun istisnai bir işlem olduğu konusunda hemfikirler. Ancak Mısır inanışlarında zengin ve önemli insanlara öte dünyada hizmet edilebilmesi için daha ilgi çekici başka bir yol var; hizmetkar heykelcik Ushabti. Eğer dünyanın çeşitli müzelerini gezme fırsatınız

EBU SİMBEL TAPINAĞI

 

Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları.  “Kırmızı Defterin” bu sayfasında sizler ile geçmişten günümüze Ebu Simbel tapınağını inceleyeceğiz. Dilerseniz başlayalım...

Antik dönemden günümüze kadar sapa sağlam gelen Abu Simbel tapınağı II. Ramses döneminde dağların içi oyularak yapılan bu tapınak; tam 20 yılda son halini almıştır. II. Ramses'in kendine olan hayranlığını bilmeyeniniz yoktur. Bu tapınakta da bizleri yanıltmamış, giriş kapısına devasa boyutlarda dört tane Ramses heykeli yaptırmıştır. Peki burayı nasıl bulmuştur?

II. Ramses, Nubya bölgesinde ki isyanların durdurulamaması sonucunda kendisi gitmek istemiş yolda ise (nedendir bilinmez) bir fili takip ederek Simber'e ulaşmıştır. Bölgeyi çok beğenen II. Ramses buraya tapınak yaptırmak için hemen işe koyulmuştur. Asıl amacı düşmanlara kendisinin ne kadar büyük olduğunu göstermek ve  kapısında bulunan dört heykelle "doğu-batı kuzey-güney de (her yerde) kendisinin olduğu" imajı vermektedir. Romantik bazı tarihçilerimiz ise bu tapınağın karısına olan aşkını sembolize ettiği yorumunu yapmıştır. Tarafınızı siz seçin :)

 Yukarı da da bahsettiğimiz gibi kapısında dört adet devasa büyüklükte kendi heykelleri yaptırmış, küçük tapınağa ise kraliçe Nefertari ve tanrıça Hathor'a adamıştır.  Giriş kapısının ardından 63 metrekarelik odacıklar vardır. Günümüzde bu bölge UNESCO Dünya Miras Sit Alanı olarak ilan edilmiştir ve maalesef  ki Asvan Barajının zaman içinde taşması ve tapınağın sular altından kalması sonucu tapınak taşınmıştır. Bu taşınma olayı ise şu şekilde gerçekleşmiştir; kayalar belli boyutlarda parçalara ayrılmış daha sonra ise tekrar birleştirilmiştir.  Aramızda kalsın bu ayrılma işlemi sırasından estetik cerrahlara danışıldığı dedikodusu da dönemine damgasını vurmuştu...

Bu tapınağın enteresan da bir özelliği vardır. Tapınağın içinde ki "tapınma taşına" 21 Haziran günü ( II. Ramses'in doğum günü)  gün ışığı doğarken; tapınağın taşınması ve yeni yerine yerleştirilmesi sonucunda ise 20 Haziran da gün ışığı gelmektedir. (NOT: biliyorsunuz ki sevgili okuyucularımız eskiden kullanılan takvimlerde ya da tarihler de bir ya da iki günlük sapmalar olmaktadır. Bu nedenle 20-21 Haziran II. Ramses'in doğum günü kabul edilmektedir.)

Yazımızı noktalamadan üzülerek sizlere bir ayrıntı daha vereceğiz. Ebu Simbel tapınağının parçalanması ve taşınması sonrası bazı ülkelere Mısır Devleti tarafından tapınağın bazı parçaları hediye olarak verilmiştir. Yorum sizlerde efendim. Bir sonra ki yazı da görüşmek üzere...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ŞEKERLEME

ANTİK MISIRIN ÖLÜM SONRASI HİZMETKARLARI

BALBAL