ANTİK MISIRIN ÖLÜM SONRASI HİZMETKARLARI

Resim
 Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında "Ölümden sonra ki hizmetkarları" tabi ki Mısır uygarlığına göre  inceleyeceğiz. Dilerseniz başlayalım... Ey Ushabti, eğer çağrılırsan veya ölüler diyarında yapılması gereken herhangi bir işi yapmak için görevlendirilirsen ‘İşte buradayım’ diyeceksin. Antik Mısır hükümdarlarının ölümlerinden sonra hizmetkarlarının kurban edilerek onlarla birlikte gömülmesi, yaygın ama gerçeği tam olarak yansıtmayan bir bilgidir. Bu eksik ve hatalı bilginin popülerliğini Hollywood etkisi olarak açıklayabiliriz sanırım. Mısır bilimciler, Birinci Sülale döneminde hizmetkarların gömülmesi gibi bir uygulamaya dair spekülasyonlar bulunduğu ancak o zaman dahi bunun istisnai bir işlem olduğu konusunda hemfikirler. Ancak Mısır inanışlarında zengin ve önemli insanlara öte dünyada hizmet edilebilmesi için daha ilgi çekici başka bir yol var; hizmetkar heykelcik Ushabti. Eğer dünyanın çeşitli müzelerini gezme fırsatınız

23 NİSAN

 23 NİSAN HİKAYESİ



Herkese merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defter’in bu sayfasında Atatürk'ün tüm dünya çocuklarına armağan ettiği bir gün olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, her yıl aynı coşkuyla kutlanıyor. Peki hem Türkiye Cumhuriyeti'nin hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin resmi bayramlarından biri olan bu özel gün nasıl ortaya çıktı? İşte Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın ortaya çıkış hikâyesi…

Bu anlamlı gün, TBMM'nin açılışının birinci yıl dönümünde kutlanmaya başlanan "23 Nisan Milli Bayramı" ve 1 Kasım 1922'de saltanatın kaldırılmasıyla önce 1 Kasım olarak kabul gören, daha sonra 1935'te "23 Nisan Milli Bayramı'yla birleştirilen "Hakimiyet-i Milliye Bayramı" ile Himaye-i Etfal Cemiyeti'nin 1927'de ilan ettiği "23 Nisan Çocuk Bayramı'nın kendiliğinden birleşmesiyle oluştu. 80 darbesi döneminde ise Milli Güvenlik Konseyi bu bayrama, bugün kabul gören "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" ismini verdi. Önceleri 1 Kasım, sonra 23 Nisan tarihlerinde kutlanan "Hakimiyet-i Milliye Bayramı", saltanatın kaldırılışını ve TBMM'nin açılışının egemenliği padişahtan alıp halka vermesini kutlamak amacını taşıyordu. "Çocuk Bayramı'nın amacı ise kurtuluş mücadelesi sırasında yetim kalan yoksul çocukların bir şenlik ortamında sevindirilmesiydi.

 UNESCO'nun 1979 yılını "Çocuk Yılı" olarak duyurmasıyla birlikte TRT, Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği'ni başlattı ve böylece bu özel bayram uluslararası bir düzeye taşınmış oldu. Günümüzde her yıl tanık olduğumuz, çocukları makama kabul etme geleneğini de Mustafa Kemal Atatürk 1933 yılında başlattı.23 Nisan, ülkemizde ulusal bir bayram olarak kabul görmektedir; bunun nedeni ise 1920 yılında TBMM'nin açılmış olmasıdır. Atatürk'ün önderliğinde meclis çok kısa bir sürede kurulmuş ve cumhuriyetin ilanı için çalışmalara başlanmıştır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayram'ının ortaya çıkışı, üç bayramın birleşmesi sonucu olmuştur. "Çocuk Bayramı" başlı başına bir kavramken ve "Ulusal Egemenlik" ve "23 Nisan Bayramları" ayrı bayramlarken; sonunda "Çocuk Bayramı" olarak bir araya gelmişlerdir.23 Nisan tarihinin Çocuk Bayramı olması ise TBMM'nin açılışıyla ilgilidir ancak 1981 yılına kadar ayrı bir bayram olarak kabul görmüş ve kutlanmıştır. Bu bayramın, ilk olarak 1927'de Himaye-i Etfal Cemiyeti'nin (Çocuk Esirgeme Kurumu) bu günü "Çocuk Bayramı" olarak duyurmasıyla başladığı kabul edilir.
İşte 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın bilinen ortaya çıkış hikâyesi bu şekildedir. Atatürk, bu özel günü tüm dünya çocuklarına ithaf etmiş ve her yıl aynı günün çocuklar tarafından coşku ve sevinçle kutlanmasına vesile olmuştur. Biz de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı tüm coşku ve neşemizle  kutluyor, bayramlarımızın tüm coşku ile devam etmesini temenni ediyoruz!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ŞEKERLEME

ANTİK MISIRIN ÖLÜM SONRASI HİZMETKARLARI

BALBAL