Kayıtlar

Şubat, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ANTİK MISIRIN ÖLÜM SONRASI HİZMETKARLARI

Resim
 Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında "Ölümden sonra ki hizmetkarları" tabi ki Mısır uygarlığına göre  inceleyeceğiz. Dilerseniz başlayalım... Ey Ushabti, eğer çağrılırsan veya ölüler diyarında yapılması gereken herhangi bir işi yapmak için görevlendirilirsen ‘İşte buradayım’ diyeceksin. Antik Mısır hükümdarlarının ölümlerinden sonra hizmetkarlarının kurban edilerek onlarla birlikte gömülmesi, yaygın ama gerçeği tam olarak yansıtmayan bir bilgidir. Bu eksik ve hatalı bilginin popülerliğini Hollywood etkisi olarak açıklayabiliriz sanırım. Mısır bilimciler, Birinci Sülale döneminde hizmetkarların gömülmesi gibi bir uygulamaya dair spekülasyonlar bulunduğu ancak o zaman dahi bunun istisnai bir işlem olduğu konusunda hemfikirler. Ancak Mısır inanışlarında zengin ve önemli insanlara öte dünyada hizmet edilebilmesi için daha ilgi çekici başka bir yol var; hizmetkar heykelcik Ushabti. Eğer dünyanın çeşitli müzelerini gezme fırsatınız

ONLARDA VAR BİZ DE YOK MU ?

  Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlere "onlarda olup bizde olmayanları anlatacağız" . Dilerseniz başlayalım... Japonyanın başına gelen felaketlerin sayısı ile nüfus yoğunluğunu düşünüldüğünde ve buradan elde edilen veriler de ölüm oranları ile karşılaştırıldığında, oldukça düşük rakamlar ile karşı karşıya kalıyoruz.  Peki, Japonya dünyada afetlere karşı en iyi hazırlanan ülke konumuna nasıl geldi? DEPREME DAYANIKLI BİNALAR Japonya'daki depremlerin devamlılığı göz önüne alındığında, tüm evler olası sarsıntılara dayanacak şekilde inşa edilmiş olduğu ortaya çıkıyor. Bunun temel nedeni; Japonya'daki mevcut yasaların sadece  depreme dayanıklı olan binaların  yapımına izin vermesi ve bunu belli ölçümlerle denetlemesi. Bu yasalar, okullar ve ofis binaları da olmak üzere tüm yapıları kapsıyor. Bunu yaparkende estetikten vaz geçmiyorlar bilakis;  Tokyo'daki ünlü Skytree, depreme dayanıklı geleneksel antik ahşap uzak

NELER YAPIYORLAR?

  Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlere "deprem sonrası eğitimden"  bahsedeceğiz. Dilerseniz başlayalım... Dünyamızın  tamamında fay hatları vardır ve dünya bu koca yükle 4.54 milyar yıldır yaşamaya alışmıştır ama bu fay hatlarıyla insanlık yaşamaya alışamamıştır. Bu alışkanlık ileri düzey ülkelerde biraz daha iyiyken bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde sıkıntılı sonuçlara neden olmaktadır.  Dünyamızda deprem bölgelerinde yaşayan ülkeler ( Pasifik  Deprem  Kuşağı) Şiliden kuzeye doğru Güney Amerika kıyıları, Orta Amerika, Meksika, ABD nin batı kıyıları ve Alaskanın güneyinden Aleutian Adaları, Japonya, Filipinler, Yeni Gine, Güney Pasifik Adaları ve Yeni Zelandayı içine alan  yerledir. Bu ülkelerde sık ve şiddetli depremler vardır. Bu bölgeler de depremle yaşamayı öğrenmişlerdir. Örneğin; insanların psikolojik ve akademik bilgileri yeterli düzeydedir. Belirli aralıklarla bu insanlara "deprem anında ve sonrasında n

ULUSAL YAS

  Hepinize merhabalar sevgili Kırmızı Defter okuyucuları. Kırmızı Defterin bu sayfasında sizlere "ülkelerin yas tutarken neler yapmaları gerektiğini, ulusal yasın ne olduğundan"  bahsedeceğiz. Dilerseniz başlayalım... Ulusal yas; bir milletin çoğunluğunun başına üzücü ve talihsiz bir durumun gelmesi halinde devlet yöneticilerinin aldığı, üzücü olaydan etkilenen insanları anlamak için uygulanan bir prosedürdür. Böylesi bir durumda halk yöneticilerin belirlediği sürede ( yas süresinde) bazı alışkanlıklarını değiştirmelidir. Örneğin eğlence programları, eğlence alanları kapatılmalı ya da gidilmemeli, iş yerlerinde okullarda, devlet kurumlarında bayraklar yarıya indirilmeli ve yas hakkında bilgi verilmelidir. Türkiye Cumhuriyetinde sadece TBMM binasında ki ve Anıtkabir de ki bayraklar yarıya indirilmez. Bunun dışında spor müsabakaları belli bir süre ertelenir, TV programları ve dizilere ara verilir, makyaj yapılmaz, renkli giyinilmez. Okullar yasın derecesine göre kapatılır (çok

YEDİ İKLİMİN SULTANININ AŞKI

Resim
  Herkese merhaba sevgili kırmızı defter okuyucuları. Kırmızı defterin bu sayfasında sizler ile " Osamanlı döneminin en büyük aşkı" hakkında konuşacağız. Dilerseniz başlayalım... Yıl 1520. Yavuz Sultan Selim’in tek oğlu Süleyman babasının vefatı üzerine herhangi bir zorlukla karşılaşmadan tahta oturur. Babası kılıç ve barutla imparatorluğu doğunun tek hâkimi haline getirmişti. Önce Safeviler sonra da Memlükler karşısında sadece 8 yıl içerisinde 3 büyük muharebeyle düşmanlarını dize getirmiş doğu Anadolu’yu, Levant’ı, Filistin’i, Mısır’ı ve kutsal toprakları fethetmişti. Süleyman’ın elinde ağzına kadar dolu bir hazine ve korkunç bir savaş makinesi, önündeyse fethedilmeyi bekleyen bir dünya vardı. Ancak agresif karakteriyle bilinen babasının aksine Süleyman son derece sakin uysal bir yapıya sahipti. Öylesine uysal bir yapısı vardı ki “Aslan öldü yerine kuzu geldi” lafı Avrupa saraylarında söylenecektir. Aslan mı yoksa kuzu mu olduğunu göstermesi de pek gecikmeyecekti. Aşağı yuk